top of page

Yöneticinin Her Söylediği Yapılır mı?

Günümüzde despot yönetici tanımına uyan kişiler için hayat çok zor, sorunun cevabı da çok basit; Tabi ki HAYIR fakat anlaşmazlık anlarında yöneticiden beklenen doğru çizgiyi ve anlaşma zemini bulmak olacaktır.


Hep söylenir ya sorunlar bilgi eksikliğinden ziyade iletişim eksikliğinden ve hatalarından kaynaklanır diye, bir yönetici ekibini dinlemelidir ve onlardan bir şeyler öğrenmeye açık olmalıdır.


“Ben böyle istiyorum, yapılacak” bir yöneticinin kariyerine mal olabilecek kadar tehlikeli bir davranış modelidir ki, hiyerarşik title’ların bile kullanılmadığı bazı startup örnekleri önümüzdeyken hadi siz de bu kötü alışkanlığı bırakın ve birlik olmanın gücüne inanarak rahatlayın. Tabi kişisel gelişim ve takım olgusu gibi yıllardır itina ile içi boşaltılmış kavramlarla değil, kendinizi rahat hissedebileceğiniz kadar…


Bu durumu biraz daha somutlaştırmak için bir konsept oluşturup, üzerinden ilerlemek isterim;


Konsept Bir takımın sorumluluğu size verilmiş ve takım üyeleri hakkındaki her türlü idari karar verme yetkiniz mevcut.


Yöneticileriniz merkezi olarak birden fazla projeye hizmet veren takımınızın maliyetlerini projelere ve dolayısıyla müşterilerinize dağıtmak için sizden analitik data talep eder.

Bu şartlar altında hayata geçirmek istediğiniz çözüm ile ilgili ekibinizden biri ile ortamda diğer ekip üyelerinin de olduğu halde aranızda aşağıdaki gibi bir diyalog yaşanıyor;


Siz : Arkadaşlar bundan sonra gün içinde yaptığımız aktiviteleri zaman bilgileri ile birlikte satın almış olduğumuz online tool üzerinde doldurmanızı bekliyoruz, buradaki amacımız paralel yürüyen projeler içinde her birinizin proje bazında emeğinizi ölçebilmek ve müşterilerimize/departmanlara maliyetlerimizi adil olarak faturalayabilmek.


Ekip Üyesi : Bunun tamamen gereksiz olduğunu düşünüyorum, bizim önceliğimiz geliştirme yapmak ve bize atanan işleri tamamlamak, bu gibi bir görevin tamamen iş gücü kaybına sebep olacağını düşünüyorum ve uygulamada da bunu tam olarak kullanmayacağımı da şimdiden söyleyebilirim


……bundan sonrası tamamen yöneticilik deneyimlerine göre çok çeşitli davranış modellerine gebedir.


Konsept bu ya işlerin hep sarpa sarmasını baz alarak ilerleyelim;


İlk Hamle Durumun Kontrolden Çıkmasını Engelleyin….

En beklenen davranış, aranızdaki fikir ayrılığının ciddi olduğunu düşünüyorsanız ve konuşma fikir alışverişi sınırlarını aşacağını hissediyorsanız ortamın sakinleşmesini sağlamak amacıyla -yaklaşık 2-3 saat yeterlidir- birebir görüşme ile süreci devam ettirmek olacaktır.


Burada yönetici olarak yöntemden ziyade sonuca odaklanmanız her zaman sizin yararınızadır, iyi yöneticilik alternatif fikirlere açık olmakla başlar, sizin düşünmediğiniz fakat işin uygulamasında yer alan insanların önerileri daha hayata geçirilebilir detaylar barındıracaktır.


Eğer karşı taraf size istediğiniz sonucu verecek ve başka riskler taşımayan önerilerle geliyorsa kabul etmeniz ve önünüzdeki onlarca maddeden birini daha gündeme almanız için bir fırsattır. Siz istediniz takımınız çözdü, bundan gurur bile duymalısınız.


İkna Ettiğinizi Düşünüyorsunuz Peki Uygulamada…. İtiraz eden kişi üstteki gibi olumlu ve tutarlı fikirlerle de size gelmedi ve uygulamaya en yakın plan sizin planınız ama birebir görüşmede ekip üyesi arkadaşınız tamam dedi, peki oldu mu şimdi?


İnsanlar genelde sıkıldıkları ve sonuca ulaşamayacaklarını anladıkları durumda karşı tarafın dediğini kabul etmiş izlenimi verebilirler ki onlar için işkence olan ortamdan uzaklaşabilsinler ve sorunu sonsuzluğa doğru sıfırlasınlar.


Bu sebeble sizin için önemli olduğunu düşündüğünüz her fikir ve eylem için olduğu gibi bu durumda da mutlaka beklediğiniz çıktıyı net olarak çalışanlarınızla paylaşmalısınız (mümkünse yazılı olarak da) ve ardından belirli günlerde bunun kontrolünü sağlayacak bir sitem oluşturmalısınız ki ekibin katılımı ve uygulanma düzeyi hakkında yorumlar yapabilesiniz.


Yöneticilik 101 : Karar Vermek…… Hala bir yere varamadık diyelim, artık sizi de direkt ilgilendiren bir sorununuz var demektir;

Takım arkadaşlarınızın size karşı sorumlulukları olduğu gibi üstlerinizin de sizlerden beklentileri vardır; bu hiyerarşik denge içinde ekibinizdeki huzursuzluk sizi çift taraflı olarak sıkıntıya sokacaktır.


Her zaman ekibinizin uyumu ve yöneticilerinizin beklentileri arasındaki ince çizgide kalmanın vereceği zorluk ve yogunluk hissine rağmen; öncelikli adımınız takım huzurunu korumak olmalıdır, hoş zaten üst taraf ile ilgili çok fazla bir alternatife sahip olabileceğinizi de beklemiyorum.


Zor bile olsa size verilen görev dahilinde ekibinizi taşımak istediğiniz vizyona uymayan ekip üyeleri ile karşılıklı minimum hasar oluşturarak ayrılmak bazen verilmesi gereken en doğru karar olacaktır.


Makaledeki asıl amacımız bir karara varmadan önce elimizdeki bütün iletişim yöntemleri ile sorunu aşmak üzerine, ama uyumu bozacak durumlara da yönetici olarak bir tahammül sınırınız olmalı ve bu konuda günlük modunuza göre değil tutarlı bir duruş sergilemelisiniz.


Farkettiyseniz konseptimizin başında bir yönetim hatası mevcuttu; Hem zaten siz kullanacak kişilere sormadan niye bir ürün satın almıştınız, bunun eşinize sormadan koltuk takımı almaktan hiçbir farkı yok inanın…

bottom of page